Osmaniye sınırları içerisinde gizemli tarihini koruyan Kastabala Antik Kenti, son kazı çalışmalarıyla tarihseverlerin ilgisini çekmeye devam ediyor. Milattan önce 540'lı yıllara uzanan ve Luviler tarafından kutsal kabul edilen bir tapınak kalıntısı, arkeologların titiz çalışmaları sonucu gün yüzüne çıkarıldı. Bu kalıntılar, Anadolu'nun en eski yerleşimlerinden biri olan Kastabala'nın tarihsel önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Çukurova bölgesinin tarihine ışık tutan bu kazılar, Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün işbirliği ile gerçekleştiriliyor. Tarihi sütunlu caddenin sonunda başlayan bu çalışmalar, Kastabala ve tanrıça Kubaba'nın topraklarına dair önemli bilgiler sunuyor. Antik döneme ait yapı kalıntıları ve tapınak, bölgenin dini ve kültürel tarihine dair yeni bilgileri gün ışığına çıkarıyor.
Kazı Başkanı Doç. Dr. Faris Demir, bu bölgenin Anadolu'nun en eski kutsal kentlerinden biri olduğunu vurguluyor. Luvilerin kültür bölgesinin merkezinde yer alan bu antik kent, Kubaba'ya ait tapınak kalıntıları ile sıra dışı bir keşfe ev sahipliği yapıyor. Bu tapınak, Anadolu arkeolojisine yeni ve heyecan verici bilgiler kazandırarak, tarihin derinliklerindeki sırları aydınlatıyor.
Kastabala Antik Kenti'nde devam eden kazılar, Anadolu'nun tarihine dair ezber bozan bilgiler sunmaya devam ediyor. Tanrıça Kubaba'ya ait bu tapınak, Anadolu arkeolojisinin bu zamana kadar rastlamadığı bir keşfi temsil ediyor. Bu keşif, Kastabala'nın tarihi ve kültürel zenginliğini daha da artırarak, gelecekteki kazı çalışmaları için büyük bir heyecan yaratıyor.
Osmaniye sınırları içerisinde gizemli tarihini koruyan Kastabala Antik Kenti, son kazı çalışmalarıyla tarihseverlerin ilgisini çekmeye devam ediyor.
